08-07-2012, 16:22
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, "Hangi evladımız bu ülkede hangi fakülteyi okumak istiyorsa ona imkan verdik, seçme hürriyetini verdik, yasal engelleri ortadan kaldırdık" dedi.
Bozdağ, Yozgat İmam Hatip Lisesi Mezunları Vakfı'nın mezunlar günü etkinliğinde yaptığı konuşmada, meslek lisesi mezunlarının artık istedikleri üniversiteye gidebileceğini belirtti.
Meslek lisesi mezunlarına Türkiye'nin çok büyük ihtiyacı bulunduğunu ifade eden Bozdağ, 2001 yılında yapılan düzenlemenin meslek eğitimini adeta öldürdüğünü, onun için meslek liselerinin orta kısmının açılmasına imkan veren düzenlemeyi yaptıklarını kaydetti.
Bu noktada imam hatiplerin orta kısımları dahil diğerlerinin de açılmasına imkan veren adımları attıklarını anlatan Bozdağ, şöyle konuştu:
"Çünkü yanlışı ayakta tutmak, Türkiye'ye zarar veriyor. Birilerinin inadını yaşatmak bu ülkeye zarar veriyor. Bizim doğruları yapmamız lazım. Doğru olduğuna inandığımız adımları attık, atmaya da devam edeceğiz. Tabi ilahiyat fakültelerine sadece imam hatip lisesi mezunları gitmeyecek. Ona da son verdik. Endüstri Meslek Lisesi, ticaret lisesi, Anadolu lisesi, fen lisesi, hangi liseden mezun olursa olsun evlatlarımıza bu okulların kapısını açmış olduk. Çünkü artı puanları ortadan kaldırdık. Kim ne kadar yapıyorsa o gidip okuyacak, o gidip oralarda eğitimini devam ettirecek. Bunun da yolunu açtık. Bütün okulları bütün evlatlarımıza açtık. Bütün okulların yönünü bütün üniversitelere gidecek şekilde çevirdik, engellerin tamamını ortadan kaldırdık. Hangi evladımız bu ülkede hangi fakülteyi okumak istiyorsa ona imkan verdik, seçme hürriyetini verdik, yasal engelleri ortadan kaldırdık. Şimdi tam bir Hürriyet içeresinde isteyen, istediği yere gidip oralarda eğitimini devam ettirecek. Dayatmacı bir eğitim anlayışına, dayatmacı bir mantığa son verdik. Hürriyeti esas aldık, imkanlarda ve fırsatlarda eşitliği esas aldık ve bunu da yasalarla hayata geçirdik."
-"CHP, fevkalade rahatsız"-
Eğitim sistemindeki yeni düzenlemenin CHP tarafından Anayasa Mahkemesi'ne taşındığını anımsatan Bozdağ, "CHP esasında bu düzenlemenin '4+4+4' kısmına değil, bana sorarsanız bu düzenlemenin içerisinde Kur'an-ı Kerim ve Peygamber efendimizin hayatını öğretecek derslerin seçmeli dersler arasına konmasına ve meslek liselerinin orta öğretimlerinin açılmasına imkan veren düzenlemeye karşıdır. Bu karşıtlığını gizlemek için başka şeyler söylüyor" diye konuştu.
Bozdağ, şöyle devam etti:
"Hep söyledim, eğer CHP kesintisiz olan sistemin kesintili hale getirilmesine karşıysa Anayasa Mahkemesi'ne gittiğinde söyleyeceği şey çok basit. Bu kesintili kısmını Anayasa Mahkemesi'ne götürür, Anayasa Mahkemesi o kısmına karar verir. Eğer samimiyseniz onu yapın, ama samimi değiller bu noktada. Neden değiller, çünkü onların derdi kesintisizin kesintiliye dönüşmesi değil, çok net söylüyorum, gerçekten bir partinin siyasal duruşunu tespit anlamında söylüyorum. CHP bu ülkenin evlatlarına bu ülkenin okullarında Kur'an-ı Kerim ve Peygamber efendimizin hayatını seçmeli dersler arasında da olsa okutulacak olmasından fevkalade rahatsız."
-Mabet ihtiyacı-
Türkiye'deki camilerin yarıya yakınının köylerde olduğunu belirten Bozdağ, nüfusun yüzde 70'inin köylerde, yüzde 30'unun şehirlerde yaşarken bugün bu oranın tam tersine dönmüş durumda olduğunu söyledi.
Yeni yerleşim yerlerinde ciddi anlamda mabede ihtiyaç olduğunu ifade eden Bozdağ, "Bin kişinin, 2 bin kişi, 5 bin kişinin yaşadığı yerlere bakıyorsunuz, oralarda bir tane cami minaresi göremiyorsunuz, bir tane kubbe göremiyorsunuz. Bazı yerleşim yerleri var, oralarda ezan-ı Muhammedi duyma imkanını maalesef bulamıyoruz. Onun için biz diyoruz ki yeni yerleşim yerlerinde, yeni oluşan şehirlerde mutlaka mabetlerin yapılmasında fayda var" dedi.
Ülkeyi yöneten kişilerin halkın tüm meşru istek ve ihtiyaçlarını karşılaması gerektiğini vurgulayan Bozdağ, şunları söyledi:
"Batman'da 100 bin nüfuslu bir mahalle göçle oluşmuş. 100 bin kişinin yaşadığı yerde namaz kılacak bir tane mabet yok. Belediye ilgi göstermiyor. Oralarda başka ilgililer yok. Maliye Bakanımız inşallah burada çalışmalar yapıyor. 100 bin kişinin yaşadığı bir yerde bir tane 'Allah' diyecek mabet olmaz mı- Böyle bir şehir büyüyor. Oradaki halk Müslüman, bunların ihtiyacını karşılayacak işi yapmak bu ülkeyi yönetenlerin, bu ülkede yaşayanların vazifesidir."
-Çamlıca Tepesi'ne yaptırılacak cami-
Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Çamlıca Tepesi'ne yaptırılacak caminin bazı kişilerce tartışma konusu haline getirildiğini dile getirerek, camiden duyulan rahatsızlığın başka gerekçelerle gizlenmeye çalışıldığını öne sürdü.
Şehir plancılarından, plan hazırlarken okul ve cami yerlerini de belirlemelerini isteyen Bozdağ, "Pek çok şehirde okul yapacak, cami yapacak, yeşil alan yapacak yer bulmakta sıkıntı çekiliyor. Çamlıca'daki cami ile ilgili
'şöyle, böyle' demeye gerek yok. İstanbul şimdi 15 milyona gidiyor. Yeni yerleşim yerlerinde, İstanbul'un, Ankara'nın, Bursa'nın, büyüyen şehirlerin yeni yerleşim yerlerinde mabet, cami ihtiyaçları çok tartışmasız, çok açıktır" diye konuştu.
Bozdağ, Yozgat İmam Hatip Lisesi Mezunları Vakfı'nın mezunlar günü etkinliğinde yaptığı konuşmada, meslek lisesi mezunlarının artık istedikleri üniversiteye gidebileceğini belirtti.
Meslek lisesi mezunlarına Türkiye'nin çok büyük ihtiyacı bulunduğunu ifade eden Bozdağ, 2001 yılında yapılan düzenlemenin meslek eğitimini adeta öldürdüğünü, onun için meslek liselerinin orta kısmının açılmasına imkan veren düzenlemeyi yaptıklarını kaydetti.
Bu noktada imam hatiplerin orta kısımları dahil diğerlerinin de açılmasına imkan veren adımları attıklarını anlatan Bozdağ, şöyle konuştu:
"Çünkü yanlışı ayakta tutmak, Türkiye'ye zarar veriyor. Birilerinin inadını yaşatmak bu ülkeye zarar veriyor. Bizim doğruları yapmamız lazım. Doğru olduğuna inandığımız adımları attık, atmaya da devam edeceğiz. Tabi ilahiyat fakültelerine sadece imam hatip lisesi mezunları gitmeyecek. Ona da son verdik. Endüstri Meslek Lisesi, ticaret lisesi, Anadolu lisesi, fen lisesi, hangi liseden mezun olursa olsun evlatlarımıza bu okulların kapısını açmış olduk. Çünkü artı puanları ortadan kaldırdık. Kim ne kadar yapıyorsa o gidip okuyacak, o gidip oralarda eğitimini devam ettirecek. Bunun da yolunu açtık. Bütün okulları bütün evlatlarımıza açtık. Bütün okulların yönünü bütün üniversitelere gidecek şekilde çevirdik, engellerin tamamını ortadan kaldırdık. Hangi evladımız bu ülkede hangi fakülteyi okumak istiyorsa ona imkan verdik, seçme hürriyetini verdik, yasal engelleri ortadan kaldırdık. Şimdi tam bir Hürriyet içeresinde isteyen, istediği yere gidip oralarda eğitimini devam ettirecek. Dayatmacı bir eğitim anlayışına, dayatmacı bir mantığa son verdik. Hürriyeti esas aldık, imkanlarda ve fırsatlarda eşitliği esas aldık ve bunu da yasalarla hayata geçirdik."
-"CHP, fevkalade rahatsız"-
Eğitim sistemindeki yeni düzenlemenin CHP tarafından Anayasa Mahkemesi'ne taşındığını anımsatan Bozdağ, "CHP esasında bu düzenlemenin '4+4+4' kısmına değil, bana sorarsanız bu düzenlemenin içerisinde Kur'an-ı Kerim ve Peygamber efendimizin hayatını öğretecek derslerin seçmeli dersler arasına konmasına ve meslek liselerinin orta öğretimlerinin açılmasına imkan veren düzenlemeye karşıdır. Bu karşıtlığını gizlemek için başka şeyler söylüyor" diye konuştu.
Bozdağ, şöyle devam etti:
"Hep söyledim, eğer CHP kesintisiz olan sistemin kesintili hale getirilmesine karşıysa Anayasa Mahkemesi'ne gittiğinde söyleyeceği şey çok basit. Bu kesintili kısmını Anayasa Mahkemesi'ne götürür, Anayasa Mahkemesi o kısmına karar verir. Eğer samimiyseniz onu yapın, ama samimi değiller bu noktada. Neden değiller, çünkü onların derdi kesintisizin kesintiliye dönüşmesi değil, çok net söylüyorum, gerçekten bir partinin siyasal duruşunu tespit anlamında söylüyorum. CHP bu ülkenin evlatlarına bu ülkenin okullarında Kur'an-ı Kerim ve Peygamber efendimizin hayatını seçmeli dersler arasında da olsa okutulacak olmasından fevkalade rahatsız."
-Mabet ihtiyacı-
Türkiye'deki camilerin yarıya yakınının köylerde olduğunu belirten Bozdağ, nüfusun yüzde 70'inin köylerde, yüzde 30'unun şehirlerde yaşarken bugün bu oranın tam tersine dönmüş durumda olduğunu söyledi.
Yeni yerleşim yerlerinde ciddi anlamda mabede ihtiyaç olduğunu ifade eden Bozdağ, "Bin kişinin, 2 bin kişi, 5 bin kişinin yaşadığı yerlere bakıyorsunuz, oralarda bir tane cami minaresi göremiyorsunuz, bir tane kubbe göremiyorsunuz. Bazı yerleşim yerleri var, oralarda ezan-ı Muhammedi duyma imkanını maalesef bulamıyoruz. Onun için biz diyoruz ki yeni yerleşim yerlerinde, yeni oluşan şehirlerde mutlaka mabetlerin yapılmasında fayda var" dedi.
Ülkeyi yöneten kişilerin halkın tüm meşru istek ve ihtiyaçlarını karşılaması gerektiğini vurgulayan Bozdağ, şunları söyledi:
"Batman'da 100 bin nüfuslu bir mahalle göçle oluşmuş. 100 bin kişinin yaşadığı yerde namaz kılacak bir tane mabet yok. Belediye ilgi göstermiyor. Oralarda başka ilgililer yok. Maliye Bakanımız inşallah burada çalışmalar yapıyor. 100 bin kişinin yaşadığı bir yerde bir tane 'Allah' diyecek mabet olmaz mı- Böyle bir şehir büyüyor. Oradaki halk Müslüman, bunların ihtiyacını karşılayacak işi yapmak bu ülkeyi yönetenlerin, bu ülkede yaşayanların vazifesidir."
-Çamlıca Tepesi'ne yaptırılacak cami-
Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Çamlıca Tepesi'ne yaptırılacak caminin bazı kişilerce tartışma konusu haline getirildiğini dile getirerek, camiden duyulan rahatsızlığın başka gerekçelerle gizlenmeye çalışıldığını öne sürdü.
Şehir plancılarından, plan hazırlarken okul ve cami yerlerini de belirlemelerini isteyen Bozdağ, "Pek çok şehirde okul yapacak, cami yapacak, yeşil alan yapacak yer bulmakta sıkıntı çekiliyor. Çamlıca'daki cami ile ilgili
'şöyle, böyle' demeye gerek yok. İstanbul şimdi 15 milyona gidiyor. Yeni yerleşim yerlerinde, İstanbul'un, Ankara'nın, Bursa'nın, büyüyen şehirlerin yeni yerleşim yerlerinde mabet, cami ihtiyaçları çok tartışmasız, çok açıktır" diye konuştu.