Premiumcuyuz - Ücretsiz Premium Hesaplar

Tam Versiyon: Falaka, lastik, uçan halı!
Şu anda arşiv modunu görüntülemektesiniz. Tam versiyonu görüntülemek için buraya tıklayınız.
İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün (Human Rights Watch - HRW) dün yayınladığı 81 sayfalık raporda, rejim karşıtı isyanın başlamasından bu yana Suriye güvenlik güçlerinin en çok uyguladığı işkence yöntemleri de sıralanıyor.

Tespit edilebilen 27 işkence merkezinin yerlerini ve işkenceci komutanların isimlerini, birçoğu Türkiye’ye kaçan 200’ü aşkın kişinin tanıklığıyla birlikte listeleyen rapora göre Suriye’de dayak ve falakanın yanısıra bugünlerde en çok kullanılan üç işkence yöntemi şunlar:

[Resim: iskence_dayak_falaka.jpg]

* Dulab: Arapça’da “otomobil lastiği” anlamına geliyor. İşkence yapılacak kişinin kafası ve bacakları otomobil lastiğine sokuluyor. Bu şekilde bağlanılan kişi dövülüyor. 35 yaşındaki Deraa’lı muhalif Adnan, “Bu haldeyken önce beni kabloyla dövdüler. Sonra başaşağı asıp iki saat boyunca dayağa devam ettiler. Dulabdayken beni sırayla dövüyorlardı. Biri yorulunca ötekisi geliyordu.”

* Bisat el Rih: Arapça’da “uçan halı” anlamında. Suriye’de işkence yöntemi haline geldi. Gözleri bağlanan kişi iç çamaşırına kadar soyuluyor. Birbiri üstüne katlanabilen L şeklinde iki tahtadan birine sırtüstü yatırılırken, bacakları ötekisine bağlanıyor. Bacakların olduğu tahta diğer tahtaya doğru bastırılıyor. Bu arada dayak atılıyor.

* Şabi: Kişi bileklerinden tavana asılıyor. Sadece ayak parmaklarının yere çok az değmesi sağlanıyor. Kafr Suse’de işkence gören ve hâlâ Suriye’de bulunan bir erkek tutuklu, telefonla HRW’ya şöyle dedi: “Bir buçuk saat o halde asılı kaldım. İtirafçı olmayınca sabaha karşı beni indirdiler. Ellerim kan kırmızıydı.”